5 Mart 2013 Salı





YİYECEK  ÜRETİMİ - MİKROP  İLİŞKİSİ


İlk insanlar, yaban hayvanları avlayarak ve yaban bitkileri toplayarak geçiniyorlardı. Bunlar avcı / yiyecek toplayıcı topluluklardı. Son 11.000 yıl içinde bazı halklar yiyecek üretimine geçerek; yaban hayvan ve bitkileri evcilleştirdiler. Evcilleştirdikleri bu hayvan ve bitkileri yemeye başladılar. Bugün hala yeryüzündeki insanların çoğu ya kendi ürettikleri, ya da başkalarının kendileri için ürettikleri yiyecekleri tüketiyorlar, yaban hayvanları ve yaban bitkileri yiyerek geçinen birkaç insan topluluğunun dışında.

" Tarihöncesinde farklı halklar yiyecek üretimine farklı zamanlarda geçtiler. Avustralya yerlileri gibi bazı halklarsa hiç geçmedi. Geçenler arasında bazıları( örneğin eski Çin) başkalarından bağımsız olarak kendi kendilerine geçtiler, bazılarıysa ( örneğin eski Mısır) bu işi komşularından öğrendi. Yiyecek üretimi tüfeklerin, mikropların ve çeliğin gelişiminin dolaylı bir önkoşuluydu. Bunun sonucu olarak da, farklı kıtalarda halkların çiftçiliğe ve hayvan yetiştiriciliğine geçip geçmeme ya da geçiş zamanlarındaki coğrafi farklılıklar, bu halkların daha sonraki yazgıları arasındaki benzemezlikleri büyük oranda açıklar." ( Jared Diamond - Tüfek, Mikrop ve Çelik)

Yiyecek üretimine geçmenin yani yerleşik hayata geçişin faydaları şunlardır: Yaban bitki ve hayvan türleri arasında pek azı insanlar için yenilebilir iken, evcilleştirilmiş hayvan ve bitkilerin tamamı insanlar tarafından yenilebilir. İşlenen topraktan elde edilen ürünler, yaban hayvan ve bitkilerle geçinen insanlara göre çok daha fazla çiftçiyi ve hayvan yetiştiricisini doyurabilir: Çünkü evcil hayvanların etinden, sütünden, gücünden ve gübresinden faydalanılarak çok daha fazla insanın karnı doyurulur. Bitkilerle hayvanların evcilleştirilmesi fazla yiyecek üretimine yol açarak nüfus yoğunluğunun artmasına neden olmuştur: Bir yerde yerleşik olmak doğum aralıklarının kısalmasını sağlamıştır. Yerleşik hayat yiyecek fazlasının depolanmasına elverişlidir, çünkü insan depoladığı yiyeceğin yanında kalarak onu koruyabilir. Avcı / yiyecek toplayıcılar ise yiyecek bol da olsa onu koruyamazlar, çünkü göçebedirler. Yiyecekler depolanmaya başlanınca, bir grup insan başkalarının ürettiği yiyecekleri ele geçirebilir ve karnını doyurma gereğinden kurtulabilir, böylece bütün zamanını siyasal faaliyetlere harcayabilir. Yiyecek üretimi ve depolanması asker beslemeyi kolaylaştırdığından sürekli bir ordunun kurulmasını sağlayarak fetih savaşlarını başlatmıştır.

"Fetih savaşlarında aynı derecede önemli olan bir başka şey de evcil hayvanlara sahip insan topluluklarında ortaya çıkan hastalık mikroplarıydı. Çiçek, kızamık, grip gibi bulaşıcı hastalıklara yol açan ve yalnızca insanlarda görülen mikroplar, hayvanlara hastalık bulaştıran benzer mikropların mutasyon geçirmesi sonucu ortaya çıkmıştı. Hayvanları evcilleştiren insanlar, yeni yeni evrimleşen mikropların ilk kurbanlarıydı, ama bu insanlar o zaman yeni hastalıklara karşı önemli ölçüde bağışıklık kazandılar. Daha önce bu mikropları hiç almamış insanlarla böyle kısmen bağışıklık kazanmış insanlar karşılaştıklarında başlayan salgın hastalıklar  daha önce hiç bu mikropları almamış insanların % 99' a varan oranlarda ölümüyle sonuçlanıyordu. Böylece evcil hayvanlardan alınan mikroplar Amerikan yerlilerini, Avustralyalıları, Güney Afrikalıları, Büyük Okyanus adalarının halklarını Avrupalıların egemenlikleri altına almalarında belirleyici rol oynamıştır." ( Jared Diamond - Tüfek, Mikrop ve Çelik )

Atların ve develerin askeri amaçlarla kullanılması, hayvanlardan bulaşmış olan mikropların öldürücü gücü, yiyecek üretimiyle fetih arasındaki bağlantılardır. Yiyecek üretimine geçişin faydalarının yanında mikropların neden olduğu salgın hastalıkları ve fetihler için üretilen silahları görmezden gelemeyiz.  Yerleşik hayata göre daha eşitlikçi olan avcı / yiyecek toplayıcı topluluk olarak kalsaydık dünya nasıl bir yer olurdu? Düşünmeden edemiyor insan doğrusu.

 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder