1 Mart 2021 Pazartesi

 


İSİM ALERJİSİ!

Alerjinin tıptaki hastalık tanımına eş olarak bir de mecaz anlamı vardır; bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık. Beni üzen, kızdıran ve mutsuz eden kişilerin isimlerine karşı, tedavisi mümkün olmayan bir alerjim var. Öyle ki, bazı isimleri duymak bile alerjimi tetikliyor. Kendi kendime koyduğum bu tanıya, "isim alerjisi" adını verdim. Rahat bir kafayla düşünürseniz, sizde de isim alerjisi olup olmadığını, kendiniz teşhis edebilirsiniz.

İsim alerjimin olduğunu, ilk  ne zaman fark ettiğimi sorarsanız, kozmetik ürünleri kullanmaya başlamam ve  ünlü Vichy markasıyla tanışmamla birlikte oldu, diyebilirim. Yo, satın almadım, kozmetik reyonunda sıra sıra dizili ürünlerde Vichy adını okuduğumda, zihnimde şimşekler çaktı ve "bu o şehir" dedim, kendi kendime. Evet, kaplıcalarıyla ünlü Fransa'nın Vichy kentini kastediyordum ama zihnimde şimşekler çaktıran oranın kaplıcaları değil, Vichy Hükümeti'ni anımsamamdı. Vichy Fransası ile ilgili çok şey okumuş, çok fazla film izlemiştim. Dolayısıyla, II. Dünya Savaşı sırasında, Hitler Almanyası ile işbirliği yapmış bu kente, kent halkına ve yöneticilerine karşı hoşgörülü olamıyordum. Kafadan çatlak biri olduğumu düşünmemeniz için, yakın tarihin bu çok bilinmeyen dönemini kısaca açıklamak isterim. :)

Vichy Fransası, II. Dünya Savaşı sırasında Almanya'nın Fransa'yı mağlup etmesinden sonra Fransa'nın Vichy kentinde kurulan Almanya'ya bağlı (kukla) ülke olarak tarihe geçer. Bu ülke, Temmuz 1940 - Eylül 1944 tarihleri arasında varlığını sürdürür. Devlet başkanlığına ise, I. Dünya Savaşı sonrasında, Fransızların milli kahramanlarından biri olan Mareşal Philippe Petain getirilir.

ABD ve Britanya kuvvetleri Kuzey Afrika'ya çıkarma yaptıktan sonra, Almanya 11 Kasım 1942'de Fransa'nın tümünü işgal ederek Vichy'deki "mütareke ordusu"nu dağıtır. Vichy Hükümeti, giderek Alman politikasının basit bir kuklası durumuna düşer. Aynı dönemde, Fransız gençlerinin Alman zorunlu çalışma kamplarından kurtulmak için dağlara ve kırlara çıkmasıyla birlikte Fransız direniş hareketlerinin gücü hızla artmaya başlar.

Haziran 1944'te Müttefiklerin Normandiya Çıkarması'ndan sonra, Fransa'ya geçen Charles de Gaulle başkanlığındaki geçici hükümet, bütünüyle çökmüş faşist rejimin yerini alır. Eylül 1944'te Paris'in kurtarılmasından sonra bu yeni hükümet Petain'in Fransız Devleti'nin bütün yasalarıyla birlikte ortadan kaldırıldığını ilan eder.

Almanya'ya kaçırılmış olan Petain, yargılanmak üzere kendi isteğiyle Fransa'ya döner. Mahkeme sonunda idam cezasına çarptırılır ama ölüm cezası, Charles de Gaulle tarafından ömür boyu hücre hapsine çevrilir. Ve Petain, 1951'de hapiste ölür. Böylece, I. Dünya Savaşı'nda milli kahraman ilan edilen Petain, II.Dünya Savaşı sonrasında vatan haini olarak ölür. Hayatın cilvesi bu olsa gerek.

İşte böyle. Vichy'ye olan isim alerjimin başladığı zamanlarda çok gençtim. Düşüncelerimde bireysellikten ziyade toplumsallık ön plandaydı. Şimdi geldiğim noktada ise, alerjim kendiliğinden şekil değiştirdi; toplumsal düzeyden bireyselliğe geçiş yaptı. Daha doğrusu tamamen bireyselleşti ve bana ihanet eden, kötülük yapan, canımı yakan insanların isimlerine karşı alerjiye dönüştü. Öyle ki bu isimleri duymak dahi istemiyorum. Gülmeyin lütfen. İsim deyip geçmemek lazım, isimlerin de negatif ve pozitif enerjileri vardır. Hele bu isimler sizin üstünüzde negatif enerji bırakmışlarsa "isim alerji" si geliştirmeniz  normal değil mi?


Not: Vichy Fransası ile ilgili tarihi bilgiler, Vikipedi'den tarafımca derlenmiştir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder