25 Haziran 2014 Çarşamba




YAKIN  TARİHTEN  NOTLAR -4-


İrlandalı oyun yazarı, romancı ve şair Oscar Wilde (D:1854, Ö: 1900) iğneli üslubu ile " Tarih Kitabı adı altında, çocuklarımıza dünyanın cinayet takvimini öğretiyoruz" demiş. Pek de haksız sayılmaz. Tarih kazananlar tarafından yazıldığına göre; bir savaş olmalı ki, kazananı ve kaybedeni de olsun değil mi? Gerçekten de tarih kitaplarına baktığımızda tarihin; savaşlar, zaferler, yenilgiler ve savaş sonrası yapılan barışlar, paylaşımlardan ibaret olduğunu görürüz.

Tarihin bu genel geçer yorumundan sonra, yakın tarihe bir göz atalım. Yakın zamanı, şimdiki ve geçmiş zamandan farklı olarak, ne zaman başladığını ve ne zaman bittiğini kesin olarak belirleyemesek de (tartışılabilir çünkü), günümüze yakın sayılabilecek tarihi olaylardan notlar yazmak istiyorum; içinde savaş, zafer ve yenilgi olmayan. Şimdi, yakın tarihin koridorlarında kısa bir gezintiye hazır mısınız?

-Askeri tarihin en uzun yürüyüşü olarak tarihe geçen Mao' nun yürüyüşü (16 Ekim 1934), Mao Zedong' u Çinli komünistlerin tartışmasız lideri yaptı. Komünistler bu soluk kesen sefer esnasında 24 nehir, çoğu karlarla kaplı 18 dağ zirvesi ve 11 vilayet aştı. Yürüyüş 328 gün sürdü. 9650 kilometre katedildi. 80 bin kişiden sadece 6 bini yürüyüşü tamamlayabildi.Yolda katılan 200 bin kişininse 40 bini son durağa ulaşabildi. Kimi iddialara göre, yürüyüşü tamamlayabilenler arasında bulunan Mao Zedong, partinin dayattığı resmi tarihin aksine, yürüyüşün büyük bir bölümünde yürümedi! Tahtırevanla taşındı ve vaktinin büyük bir bölümünü okuyarak geçirdi.

- 21 Temmuz 1969' da Apollo 11 ay yüzeyine iniş yaptı ve Neil Armstrong ay yüzeyinde yürüyen ilk insan olarak tarihe geçti. Ay projesi, Amerika' nın bilimsel alanda liderliği ele geçirip rakiplerine fark atmasının baş aktörü oldu. Mikrodalga fırından uçuş bilgisayarlarına, yakıt hücresinden, dijital fotoğraf makinesine (evet, daha o zamandan planlanmıştı!) varıncaya dek onlarca icat, Apollo projesinin ürünü olarak ortaya çıktı.

-OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Birliği) 1960' da Suudi Arabistan, İran, Irak, Kuveyt, Venezuella tarafından, petrol fiyatını belirlemek ve Amerikalı ve Hollandalı petrol şirketlerinin baskılarına direnmek amacıyla kuruldu. İlerleyen yıllarda buna diğer Arap ülkeleri ve petrol üreten 3. dünya ülkeleri de katıldı. İlk on yılda fiyat belirlemede pek etkin olamadılar ama 70' lerden itibaren, özellikle Amerika' daki üretimin azalması üzerine sesleri daha çok çıkar oldu.

OPEC, 1973' teki Yom Kippur Savaşı' nda İsrail' e askeri destek veren Amerika başta olmak üzere bir dizi batılı devlete petrol ihracını kestiğinde dünya şok olmuş, hayat durma noktasına gelmişti. OPEC ambargosu Batı' yı derin uykusundan uyandırdı. "Ya bir gün petrol olmazsa?" sorusu zihinlerde bomba gibi patladı. Özellikle nükleer enerji alanındaki yatırımlar arttı, rüzgar ve güneş gibi alternatif enerji kaynaklarına dönük araştırmalar başladı.
Ambargo boyunca Amerika' daki plakaları tek numarayla biten araç sahipleri ancak ayın tek günlerinde, çift numaralı araçlarsa çift günlerde benzin alabildi.Yine Amerika' da petrol tasarrufu için otobanlarda hız sınırı getirilmiş, gün ışığından daha fazla yararlanma uygulaması başlamıştı. Ambargo sonucu yükselen petrol fiyatları, petrol ihraç eden ülkelerin kasasını doldurdu. 1974 yılında dünyadaki en zengin 15 şirketin 7' si petrol şirketiydi. New York Borsası ambargo sonucu 97 milyar dolar değer kaybetti.
Hatırladığım kadarıyla, ambargodan sonra petrol o kadar değer kazandı ki, Eurovision Şarkı Yarışması' nda başarı kazanamayan ülkemiz, 19 Nisan 1980 yılında Lahey' de yapılan yarışmaya Ajda Pekkan' ın seslendirdiği "Petrol" şarkısıyla katıldı. Başarı bekleniyordu ama Türkiye sadece Avusturya, Fas ve İtalya' dan puan alabildi.

-17 Haziran 1972' de, aralarında Nixon' u yeniden seçtirme komitesinin güvenlik koordinatörünün de bulunduğu beş kişi, Washington DC' deki Watergate binasında bulunan Demokrat Parti ofisine yasadışı yollardan girmek ve telefon dinlemesi yapmak suçlamasıyla tutuklanmıştı. Bir süre sonra iki Beyaz Saray görevlisinin daha işin içinde olduğu anlaşıldı. Nixon yönetimi ısrarla olayla ilişkisi olmadığını söylüyordu. Lakin ülkede gazeteciler vardı. Meydan boş değildi. Washington Post' un bu olayı takip etmeleriyle dünya çapında şöhrete kavuşacak olan muhabirleri Carl Bernstein ve Bob Woodward, olayın sanıldığından da yüksek mevkilere uzandığını ortaya çıkartıp meydanı salladı .Watergate Skandalı' nın ortaya çıkmasıyla amerika' nın 37. Başkanı Nixon, 8 Ağustos 1974' te istifa etti. Tarihte ilk kez bir Amerikan başkanı istifa ediyordu. ABD başkanı dahi olsa adaletten kaçamamıştı...

Woodward ve Bernstein' ın Watergate dosyası, 1974' te All The President' s Men (Başkan' ın Bütün Adamları) ismiyle kitap, 1976' da da aynı isimle film oldu. Gazetecileri Robert Redford ve Dustin Hoffman canlandırdı.

Kaynak: Ali Çimen (Tarihi Değiştiren Günler - Popüler Tarih)





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder