KİBİR ÖTEKİLEŞTİRİR
İnsanlarla iletişimimizde önceliğimiz; bizim gibi düşünenler, bizim gibi yaşayanların değil midir? Tabii ki iş ve aş için olanlar hariç. Bunu Moliere "En çok sevdiğimiz insanlar, kendimize en çok benzettiklerimizdir" diyerek açıklar. Hoşlandığımız, sevdiğimiz insanlarla samimiyet kurar, aynı ortamları paylaşırız. İşte, bu paylaşımın dışında kalanlar ötekiler oluyor doğal olarak. Ben, sen, biz varsa o ve onlar da olacaktır.
Doğası gereği insan, kendini büyük görme, başkalarından üstün tutma eğiliminde olduğundan diğerlerini küçümsemesi, öteki olarak adlandırması kaçınılmazdır. Ötekileştirmenin alt bilincinde kendini beğenme, kibir yatıyor olabilir mi? Şeytan' ın en sevdiğim günah dediği kibri bırakabilirsek, başkalarını kendimiz gibi görebilir miyiz? Bunun için aynaya bakmamız yeterli bence. Aynada ne görürsek görelim, o yansı biziz.
Zihnimizde, kendimizi yüceltme, üstün kılma fikri olmasaydı, ötekiler de olmazdı. O halde; başkalarını ötekileştirmeden kurtarmanın yolu zihnimizden geçiyorsa neden zihnimizi değiştirmiyoruz? Çünkü zihnimizi değiştirmek daha zordur.Zoru başarmak yerine hep işin kolayına kaçarız.
Kibir ve gururla kör olmak yerine, ateşli bir sabırla zihnimizi ve bakış açımızı değiştirerek gören gözlerle daha barışçıl bir dünyada yaşamayı tercih etmek bizim elimizdedir bence.
Dip Not: Ayrımcılık sorununun nereden, nasıl bir düşünce tarzından kaynaklandığını daha derinlemesine incelemek isteyenler, felsefenin temel disiplinlerinden biri olan ontolojiden yararlanabilirler.
Dip Not: Ayrımcılık sorununun nereden, nasıl bir düşünce tarzından kaynaklandığını daha derinlemesine incelemek isteyenler, felsefenin temel disiplinlerinden biri olan ontolojiden yararlanabilirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder