BALKANLARA YAPTIĞIM GEZİDEN NOTLAR (KAVALA/YUNANİSTAN)
İzmir çıkışlı Academic Tour ile on gün süren Balkanlar gezisinde, Yunanistan, Makedonya, Arnavutluk, Kosova, Karadağ (Montenegro), Bosna-Hersek, Hırvatistan, Sırbistan, Bulgaristan olmak üzere dokuz ülkeyi gezdim, gördüm. Uzun yıllardır turlarla yurtiçi, yurtdışı gezerim. Academic Tour'la İzmir farkını deneyimledim. Tura katılan tüm misafirlerin nitelikli olmasının yanı sıra tur rehberimiz Alaattin Bey'in tarih öğretmeni olması ve de alanında engin bilgisini hiç üşenmeden bizlere aktarmasıyla, Balkan ülkelerini gezerken adeta geçmiş tarihi yerinde ve zamanında yaşamışım gibi hissettim...
İzmir'den kalkan otobüsümüz, Çanakkale 1915 köprüsünden geçerek İpsala sınır kapısına ulaştı. İpsala kapısı, Yunanistan ile sınır kapımızdır. Havanın çok sıcak olması, Meriç Nehri çevresinde bulunan çeltik ekilmiş tarlalar nedeniyle bol miktarda bulunan sivrisineklerin saldırısına uğradık. Yanınıza sinek kovucu almadan Balkanlar'a gitmeyin derim. Çünkü, sivrisineklerle her yerde karşılaştım! Gümrük kapısından geçtikten sonra ilk durağımız, kurabiyeleriyle ünlü Nea Karvali köyü oldu. Nea Karvali köyü, 1924 Lozan Atlaşmasının nüfus mübadelesi maddesi gereğince Kapadokya'dan giden Rumlarca kurulan bir köy. Yaşlıları Türkçe biliyorlardı. Kavala kurabiyelerini tadıp aldıktan sonra Kavala'ya doğru hareket ettik.
Kavala, Yunanistan'ın Doğu Makedonya ve Trakya bölgesinde bulunan şirin mi şirin bir sahil kenti. Osmanlı Devleti döneminde Balkanların en önemli merkezlerinden biriydi. Kavala 1387'den 1912'ye kadar Osmanlı Devleti'nin bir parçasıydı. Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, bu şehirde doğmuştur. Paşanın doğduğu ev, bugün müze olarak korunmaktadır.
16. yüzyıl ortalarında, Kanuni Sultan Süleyman ve Sadrazam Pargalı İbrahim Paşa'nın emriyle Kavala'yı kuşatan su kemerleri inşa edilmiştir. Bu su kemerlerinin bir bölümü günümüze dek ulaşmıştır. Kavala'da Pargalı İbrahim Paşa'nın yaptırdığı kendi adını taşıyan bir cami bulunmaktadır. 1530 yılında Pargalı tarafından inşa ettirilen camii, 1926'da Ortodoks Kilisesi'ne dönüştürülmüş ve minaresi de çan kulesine dönüştürülmüş. Kilise, Aziz Nikolaos'a adanmış. Aziz Nikolaos, bizim Noel Baba diye bildiğimiz kişidir.
Kavala'da limanın hemen üstünde, herkesin görebileceği yüksekçe bir yerde, büyükçe yapılmış Kanlı Kıbrıs görselinde Kıbrıs Haritası üzerine yazılmış "Kıbrıs'ı Hatırla" yazısını görmemek mümkün değil. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Yunan ordusuna fazlaca asker veren Kavala'nın, askerlerin dönmeyişini unutturmamak için bu tür afişlerin otoyollar ve limanlara asıldığı söylendi. Bence, Türklere karşı kindarlığı körükleyen bu afişlerin kaldırılması için ne yapılabilir, araştırılmalı. Sanırım Dışişleri Bakanlığımız da afişlerden haberdardır!
Kavala şehir olarak çok güzel ama Kanlı Kıbrıs afişleri olmasa daha da güzel olabilir. Güzellik ve kindarlık bir arada olmaz, olmamalı; biri olumlu bir nitelik, diğeri ise olumsuz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder